Ana Sayfa INSIDER DAILY Doğaya Kanat Açtık, Türkiye’nin kanatlı mirasını kayıt altına alıyor.

Doğaya Kanat Açtık, Türkiye’nin kanatlı mirasını kayıt altına alıyor.

Doğuş Otomotiv’in doğa koruma ve farkındalık programı Doğaya Kanat Açtık, üçüncü yılında da Türkiye’nin dört bir yanındaki nadir kuş türlerini ve yaşam alanlarını belgelemeye devam ediyor. Doğa ve yaban hayatı fotoğrafçısı Alper Tüydeş, Bolu’dan Şanlıurfa’ya uzanan son iki rotasında 138 farklı kuş türünü görüntüledi. Gözlemlenen türler arasında kartallar ve akbabaların yanı sıra, Güneydoğu’ya özgü küçük çöl toygarı, kılkuyruk bağırtlak ve çölkoşarı gibi son derece ender rastlanan kuşlar da yer aldı. Proje kapsamında bugüne kadar gözlemlenen toplam kuş türü sayısı ise 395’e ulaştı.

Doğuş Otomotiv’in sürdürülebilirlik yaklaşımıyla hayata geçirdiği Doğaya Kanat Açtık programı, üçüncü yılında da Türkiye’nin doğal zenginliklerini belgelemeyi sürdürüyor. Ülkenin farklı ekosistemlerinde yaban hayatını gözlemleyen doğa ve yaban hayatı fotoğrafçısı Alper Tüydeş, projenin son iki rotasında Bolu, Niğde, Gaziantep, Şanlıurfa ve Adıyaman gibi illeri kapsayan bir yolculuğa çıktı. Gözlemler sonucunda 138 farklı kuş türü kayıt altına alındı. Projenin başlangıcından bu yana yaklaşık 60 bin km’den fazla yol kat eden Tüydeş’in gözlemlediği toplam kuş türü sayısı ise 395’e yükseldi.

Kartallardan çöl türlerine uzanan gözlem yelpazesi

Son rotada Bolu’nun zengin yırtıcı kuş çeşitliliğiyle başlayan gözlemler, şah kartal, kaya kartalı, kara akbaba ve kızıl akbaba gibi türlerin fotoğraflanmasıyla dikkat çekti. Aynı bölgede nadir görülen bıldırcın ve bıldırcın kılavuzu gibi türlerin de belgelenmesi, Türkiye yaban hayatı arşivine değerli katkılar sundu.

Şanlıurfa çevresinde özellikle Fırat Nehri kıyısında yapılan gözlemler ise Türkiye’nin yarı kurak ve step özellikler taşıyan Güneydoğu bölgelerindeki biyolojik çeşitliliğe ışık tuttu. Tüydeş burada, küçük çöl toygarı, kılkuyruk bağırtlak, çölkoşarı, boz serçe ve çizgili ishakkuşu gibi yalnızca Güneydoğu’ya özgü türleri fotoğrafladı.

“Su azalıyor, doğa risk altında”

Yaptığı gözlemler sırasında doğadaki değişimi birebir gözlemleme fırsatı bulduğunu söyleyen Alper Tüydeş, su kaynaklarındaki dramatik azalmanın altını çizdi. Tüydeş “Bu proje kapsamında Türkiye’nin birçok bölgesine ilk kez gitme, bazılarına ise yıllar içinde tekrar tekrar gitme imkânı buldum. Zamanla gerçekleşen değişimi gözlemleme şansı da yakaladım. En çarpıcı gözlemlerimden biri ise şu oldu: Gittiğimiz her yeni rotada, aynı bölgelerde su kaynaklarının giderek azaldığını görüyoruz. Bu azalma bazı bölgelerde artık tamamen kuruma noktasına gelmiş durumda. Bu durum doğrudan kuş popülasyonlarını ve onların yaşam alanlarını tehdit ediyor. Türkiye doğası ve yaban hayatı için bu büyük bir risk anlamına geliyor.” dedi.

Üç yılda 395 kuş, 30 memeli türü

Program kapsamında sadece kuş türleri değil, memeli türleri üzerine de önemli gözlemler yapılıyor. Önceki rotalarda su samuru, kurt ve yaban keçisi gibi türleri belgeleyen Tüydeş, son rotalarda ise üç birey çizgili sırtlan ve oklu kirpi gibi nadir türleri kayda aldı. Bugüne kadar gözlemlenen memeli türü sayısı da 30’a ulaştı.

Proje, bir gözlem çalışması olmanın ötesinde, yerel halk ve doğaseverlerle etkileşim kurmak, doğaya dair farkındalığı artırmak ve bu zenginliği belgeleyerek gelecek kuşaklara aktarmak açısından da büyük önem taşıyor. Tüydeş, “Bu 3 yılda ciddi bir saha tecrübesi ve aynı zamanda çok değerli bir etkileşim ağı oluştu. Fotoğraf ve gözlemlerin ötesinde bu projeyle ulaştığımız insanlar, anlatılan hikâyeler ve yerel temaslar da projenin en kıymetli parçalarından biri hâline geldi” dedi. Programda edinilen deneyimi daha fazla insana ulaştırmak için çalıştıklarını söyleyen Tüydeş “Türkiye kuşlarını anlatan sergiler, kitaplar ve yeni medya çalışmalarıyla doğaya dair bu hikâyeleri çoğaltmak istiyoruz. Çünkü bu proje sadece kuşları değil, insanları da birbirine bağlayan bir yolculuk oldu. Yakında ‘Türkiye Kuşları’ serisiyle doğaseverlerle yeniden buluşacağız ve hep birlikte yeniden doğaya kanat açacağız.” şeklinde bilgi verdi.

Doğaya Kanat Açtık: Farkındalık için yollarda

Doğuş Otomotiv ve Doğuş Otomotiv Plus iş birliğiyle sürdürülen Doğaya Kanat Açtık programı, iklim değişikliği, yasa dışı avcılık, çevre kirliliği ve kontrolsüz kentleşme gibi tehditler altında yaşayan göçmen ve yerleşik kuş türlerine dikkat çekmeyi hedefliyor. Program, aynı zamanda doğa koruma çalışmalarının toplum nezdinde daha görünür ve anlaşılır kılınmasını sağlıyor.

Bugüne kadar gerçekleştirilen gözlemlerle toplamda 60 bin kilometreden fazla yol kat edildi. Programın temel hedeflerinden biri olan toplumsal farkındalık yaratma konusunda da önemli bir etki alanı oluştu. Doğaya Kanat Açtık, belgelediği türler kadar ulaştığı insanlar aracılığıyla da doğaya duyulan ilgiyi ve sorumluluğu artırmaya devam ediyor.